Oktay Gönensin: Başbakan ve Araplar

Alın size bir çakal daha. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanları besmele çekemez(miş.) Bu herif öyle diyor. ("herif" kelimesi adam manasında olup doğrudan bir hakaret kasdı taşımamaktadır.)


Okay Gönensin (31.03.2006)

Araplar ve Erdoğan


Başbakan Tayyip Erdoğan, Sudan'da yapılan Arap Birliği Zirvesine katıldı. Toplantı Kur'an okunarak açıldı.

Bu da çok doğal. Toplantıya katılan Arap ülkelerinin hemen tümü "şeriat" ile yönetiliyor. Resmen şeriat ile yönetilmeyen Arap ülkelerinde de, hem özel hem kamusal hayatta dinin ağırlığı çok fazla. Bu ülkelerin herhangi birini bizim anladığımız anlamda "laik" diye nitelemek mümkün değil. Zaten hiçbiri de kendini laik olarak tanımlamıyor.

Bu ülkelerin liderlerinden çoğu Batı'da katıldıkları toplantılarda da söz aldıkları zaman önce "besmele" çekiyorlar. Bu da doğal. Bu şekilde ülkelerinin konumunu belirliyorlar.

* Tayyip Erdoğan'ın da havaya girip konuşmasına "besmele" ile başlaması ise doğal değil. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti'nin hiçbir Başbakanı, katıldığı resmi toplantılarda konuşmasına "besmele" ile başlamış değildir. Belki bir tek Erbakan'ın, kısa başbakanlığı döneminde böyle bir uygulaması olmuştur.

Eğer Tayyip Erdoğan Arap liderlere Türkiye ile ve kendisiyle ilgili bir mesaj vermek istediyse uyguladığı yöntem pek tartışmalıdır.

Mesaj kime?..
Öncelikle Türkiye bir Arap ülkesi değildir. Türkiye Cumhuriyeti, kurulduğu günden itibaren de Arap dünyası ile kader birliği içinde olmamıştır. Yine o günden beri toplumsal düzenini, hukuksal ve siyasi sistemini bambaşka bir çizgide düzenlemiş, kurumlaştırmıştır.

Bunu o toplantıya katılan bütün Arap liderler bilir. Ve aralarındaki bölgenin "makus talihi"nin dışına çıkmak isteyenler için Türkiye bir modeldir. Dolayısıyla Erdoğan'ın konuşmasına "besmele" ile başlamasının bu açıdan Arap dünyası gözünde bir anlamı olmaz.

Eğer Erdoğan, son zamanlarda birçok gözlemcinin kuşkulandığı gibi "İslam dünyasının liderliği" gibi bir rüya görüyor ve o jesti bu amaçla yapıyorsa, yine yanılgı içindedir. İslam dünyasının lideri olmak, özellikle bugünkü koşullarda Erdoğan'a düşmeyeceği gibi Türkiye'nin de özleyeceği bir konum değildir.

Erdoğan bu jesti Arap liderlerine "ben size bu kadar yakınım" mesajı vermek için yaptıysa bunun da bir önemi yoktur. Çünkü o liderler Türkiye'yi tanır.

O zaman geriye son bir ihtimal kalıyor. Bu da "içeriye" mesaj verdiği ihtimalidir. Bu da mümkündür. Başbakan bazı mesajları Türkiye içinde veremez. Anlaşılan kendisini Arap Birliği Zirvesinde rahat hissetmiş ve bu imkândan faydalanıp içerde kendisini eleştiren radikal İslamcı çevrelere "ben değişmedim" mesajı vermiştir.

Başbakan Erdoğan siyasette nispeten çok yenidir. Bu tür oyunların, gösterilerin faydası olmadığını kendisi de görecektir. İnşallah görecektir.

Comments